Depremler ve Çelik Konstrüksiyon ile Güçlendirme...

 

Selam

Öncelikle hepimize tekrar geçmiş olsun demek istiyorum.

Yaşanan acı deprem sonrasında ortaya çıkan görüntüler, olaylar öyle zor ki, deprem zamanında medya ile ilgili olduğum zamanlar çoğu görüntüleri izlemedim ben, bilerek, çünkü dayanılır gibi değildi, şimdi şimdi izliyorum bir çoğunu, buna nasıl yürek dayansın, nasıl insan dayansın...

Çok zor çok...

İşte bunu bildiğim için, insanların nasıl bir ruh hali içinde olduklarını bildiğim için biran önce toplumu motive edip kendine getirmekti amacım, bu yüzden hiç ilgili olmadım, ilgili olacağım zamanı bekledim...

O kadar sorumsuzluk söz konusu ki, bunları sonrasında nasıl söylemem.

Mesela, Kahramanmaraş'ta bir cafe ve bir kapalı çarşı alanının kolonları ve ilgili yapılanmaları Çelik Konstrüksiyon ile güçlendirildiği için hiç bir şekilde zarar görmemişler, cafede bir çatlak bile olmamış, tarihi çarşı ise her hangi bir şekilde yıkılmamış...

Düşünebiliyor musunuz?

Şimdi e be görevli insanlar, e be sorumlular...

Sizin paranız mı yoktu, zamanınız mı yoktu, çeliğiniz mi yoktu, bunları yapacak uzman ekibiniz mi yoktu, neyiniz yoktu da bu yıkılan binaları bu şekilde, diğerlerinin güçlendirdiği gibi güçlendirmediniz?

İşte çözümü varmış...

Onlar nasıl yaptı ise ve sonucunda depremde binaları hiç bir şekilde zarar görmedi ise neden siz bu uygulamayı diğer bütün binalara yapmadınız?

İşte umursamazsınız, ilgisizsiniz ve alakasızsınız...

Önünde böyle örnekler var...

Çelik konstrüksiyon nedir, nereden bulunur, nasıl yapılır bunun bir yolu var demek ki, kimileri yapabilmişler, e oradan da mı örnek almazsınız?

Ben kent boşaltmalarının ne kadar doğru olduğunu bilmiyorum...

Zemini sorunlu bir alandır, hani olabilir ancak koca şehrin boşaltılması, azaltılması gibi bir uygulama doğru mu ve aslında her yer deprem bölgesi gibi de değil mi?

Bunları düşünmenizi istiyorum...

Bu konuda yanlış bir yorum yapmak istemiyorum...

Şimdi bu konuda açıklamalar yapan deprem uzmanlarının da aksine bir şey söylemiş olmaktan çekiniyorum ancak bakın çelik konstrüksiyon ile güçlendirmek denilen bir uygulama var ve bunu neden bütün binalarımıza uygulayamıyoruz?

Bu konuda ki eksiklik nedir?

İşte bunu uygulayan Kahramanmaraş'ta bir kaç örnek var ve kesinlikle zarar almamışlar ve insanlar ölmemiş, şimdi böyle bir uygulama varken şehir boşaltmalar doğru mu?

'' Yani insanların bulundukları binaları güçlendirerek yıkılmasını tamamen önleyen bir yapılanma meydana getirebilmemiz söz konusu iken, boşaltmak neden?'' sorusuna tam olarak cevap veremediğim için söylüyorum bunu...

Sormak istiyorum sadece...

Deprem uzmanları daha açıklayıcı bilgiler verecektir elbet, dinlemeliyiz onları...

Yani çelik mi yoktu, ithal etseydiniz, para mı yoktu, o kadar topladınız, zaman mı yoktu, 23 seneniz vardı, neyiniz eksikti sizin...

Ne sorulur daha bilemiyorum...

Sonrada benim için saldırıyor gibi asılsız şeyler düşünebiliyorsunuz...

Tatlım çok çok çok büyük bir ihmalkarlığınız söz konusu, ne saldırması?

Bu öyle saldırmakla ilgili kendisini kullanabileceğimiz bir konumu?

Geçmişte o kadar böyle konuları saldırı aracı olarak kullanmışsınız ki, herkesi de bu şekilde bir yöntemle ilgili olmakla asıl siz suçluyorsunuz...

Siyasetle ilgili olunduğu zaman her eleştiri ve sorunları belirten olaylar için bu şekilde düşünüyorlar ay, saçmalığa bak...

Bu öyle saldırmakla ilgili kendisini kullanabileceğimiz bir konumu?

Açık ve seçik bir şekilde kabahatleriniz varken siz bunu nasıl bir saldırı olarak görebilirsiniz.

İyi o zaman hiç söylemeyelim..

Siz böyle imkanlar varken hiç birşey yapmadığınız halde sizi hep alkışlayalım, bunu mu istiyorsunuz?

Yok işte öyle bir dünya...

Ben yaraların sarılmasını en çok sağlayan alanlardan biri olarak şimdi o yaraları tekrar açmak derdinde değilim, siz çok mu memnunum sanıyorsunuz bu içerikleri yazmaktan ve paylaşmaktan, hiç değilim...

Ama mecburum..

Bunların söylenmesi, artık ilgili alanların kendine gelmesi ve bu kadar ölümlerin ve zararların yaşanmaması için gereken çalışmaların yapılması lazım...

Hayır 99 depremi ve diğer depremler olmasa ders alırlar diyeceğim, ama geçmişten almanız gereken o kadar çok örnek var ki, ders almıyorsunuz...

Sonra da yiyorsunuz, içiyorsunuz, yan gelip yatıyorsunuz dediğime kızıyorsunuz...

Ders almıyorsunuz...

Görünen köy kılavuz mu ister...

Siz bu ülke için bir şeyler yapmış olabilirsiniz ve o yaptıklarınızı puanlar üzerinden değerlendirirsek, hepsi 10 puandı, 20 puandı, 30 puandı, 40 puandı, siz 100 puanlık şeyleri yapmıyorsunuz, işte deprem 100 puandı...

Laiklik 100 puandı...

Atatürkçülük 100 puandı...

Sonra yaptıklarınızla övünme hali içerisine giriyorsunuz...

Bu sebeple, bu konu artık sizin, yani iktidarın çok büyük bir hatası ve yanlışı olarak kayıtlara geçmiştir ve ben kendi bilgi ve anlayışıma uygun gelene kadar bu konuyu gündemden kesinlikle düşürmeyeceğim...

Sizin içinde yapabileceğim bir şey yok...

Hatalarla yüzleşme zamanı...

Ben o görüntüleri izlemeye dayanamıyorum, yaşayan ne yapsın?

İşte sizin değişmeniz lazım ve halkın sizin nasıl umursamaz olduğunuzu ve yanlış çalıştığınızı bilmesi lazım...

Bu böyle saldırmakla ilgili kendisini kullanabileceğimiz bir konumu?

Ayrıca neden saldırayım, ne kadar saçma bir durum...

İşte değişecek olan yönetim alanlarına gelecek olan yeni kadrolarında bu sorunu biran önce halletmeleri gerektiğini bildirmek istiyorum...

Yani önünüzde çözüm olabilecek çok sayıda örnek var ve işte bakın Çelik Konstrüksiyon'la güçlendirme yapmakta bunlardan biri, her belediye kendi şehrindeki bütün binalara bu uygulamayı yapmak için gereken yapılanma ve oluşumları sağlayabilir, sıra ile bu çalışmalara başlanabilir, olsun, başlasın, ne kadar süreceği önemli değil, bunun yapılması için bütün imkanlar ortaya çıkarılabilir, çözümler sağlanabilir...

Yoksa sizin iktidar olduğunuz zamanlarda da ve üzerinden geçmişse belirli bir sürede, aynı şekilde olursa depremler ve yıkılırsa binalar ve ölürse insanlar, sonra konu ile ilgili şuan ki iktidara sorulan soruların aynısı sizlere de sorulur, biliniz...

Bu çocuk oyuncağımı, devlet yönetmek....

Bizim güvenliğimiz, bizim mutluluğumuz, bizim birlik ve bütünlüğümüz size emanet ay...

Kolay bir konumu...

Deprem ve doğal afetler konusunu öncelik olarak çalışma alanlarınıza almalısınız, sonra iktidarın içinde olduğu bu zor durumun aynısını sizler yaşamak zorunda kalırsınız...

Bilginize...

Ve tüm Türk Milletine tekrar geçmiş olsun demek istiyorum..

Sevgiler. Tık.