Ben Yandaş Değilim ki Ben Hakikatim

Millet İttifakı İle Yürünecek Bu Yol

Erdoğan ve Bahçeli'nin birlikteliğini doğru bularak geçmişte yaptığım açıklamanın nedenlerini de tam olarak açıklamak istiyorum...

Merak eden olabilir..

Tatlım, benim için bu ülkedeki en büyük sorun her zaman terör ve bölücülük olmuştur, sonrasında siyasal islam gelmiştir ve sonrasında diğer sorunlar sıra ile devam etmektedir.

İşte bu açıklamayı yaptığım zamanlar, yani Erdoğan ve Bahçeli birlikteliğini doğru buluyorum dediğim zamanlar, ki çok kısa bir şekilde anti emperyalist ve anti obsedör bir durumlada ilişkilendirerek konuyu sonlandırmıştım, benim için en büyük sorun olan konu ile ilgili Bahçeli'nin kapatma davasını duymuştum ve diğer sorun olan konularında onlarda olmasını bilmeme rağmen ve diğer siyasi alanlarda da konu ile ilgili sorunlar olduğunu düşünerek ve bu şekilde destek olmamla diğer bahsettiğim sorunlarında zamanla hakikat bilgisi ile yok edileceğine inanarak, bu sebeple bu şekilde bir kararla açıklama yapmayı doğru buldum...

Hem siyasetle çok ilgili olacak zamanım yoktu hemde ilgili olduğum siyasi alanın hakikate uyumlanması çalışmasıydı bu...

Benim çalışmalarımdan sonra mesela Erdoğan'ın Antalya diplomasisini oluşturması bunun örneğiydi...

Bir uyumlanma hali içerisine giriyorlardı..

Diğer sorunlarıda zamanla halledebileceklerine inandım..

Yoksa tabiki o zamanda Akp'nin sorunlarını ve ülke için şu zamanda yaptığım açıklamaların muhattabı olduklarının farkındaydım...

Ben onların hakikatle düzeleceğini ve geçen zamanla kendilerini hakikate uyarlayacaklarını düşündüm ve bekledim...

Sadece o kadar açıklama yaparak ve belirli bir süre neler yapacaklarına dair bir bekleme hali içerisinde olmayı doğru buldum...

Benim durumum çok farklı çocuklar, olayları yorumlarken benim gözümden de bakmalısınız, elimdeki imkanlar kimsenin elinde yok...

Ama sonrasında bakınca, kimi konularda, düzelme hali içerisinde olsalarda, kimi konularda hala anlamsızca ve ısrarcı hallerini gördüm ve üzerlerindeki olumsuzlukların çok uzun süren çalışmalar sonrasında ancak yok edilebileceğini fark ettim...

Yani cumhur ittifakı ile ilgili olsam, ben onları bir 3 senede temizlerim diyebilirim, verdiğim zaman tahmini ve önemli değil ve temizlemekten kastım Cumhuriyet rejimine ters olan davranışları, anlayışları ve kararları ile ilgili, varsa geçmişte işlenen suçları bunların aklanması şeklinde değil, ancak inceleyince diğer tarafta çok daha uygun ve yapılanması daha kolay ve çabuk sürecek ve zahmetsiz millet ittifakını buldum...

Ve bakınca onlarda bu geçen süre zarfında kendilerini hakikate uyumlamışlardı..

Ben o zaman onlarıda incelediğimde bazı sorunlarını görmüştüm, tamamen pürüzsüz değillerdi.

Ama şimdilerde hiç bir sorunları yok artık...

Bir şekilde hakikati anlayarak kendilerini toparlamışlar diyebilirim...

Ve mutlu oldum...

Bu sebeple kesinlikle cumhur ittifakına gerek olmayacağını düşünerek Millet ittifakını desteklemeyi, yapılandırmayı, bilgilendirmeyi doğru buldum...

Ben Akp'nin geçmişten gelen bütün sorunlarını tabiiki biliyordum...

Onların terörle ilgili olan tavırları, bu kapatma davası, benim ilk sorun olarak gördüğüm konuya dair bir çalışmaydı ve diğer sorunlarınında hakikat bilgisi ile halledebileceği için desteğimi sağladım, ki benim desteğim onların yanlışlarını kabul etmek şeklinde olmaz, benim desteğim hakikati açıklamak ve onların uyumlanmasını beklemek şeklinde olur, yoksa sorunlarını kabul etmemle alakası yok...

Ben lgbt hakikattir ve son derece masumdur derken ve bununla ilgili hiç bir şekilde geri durmazken, O çıkmış, laikliğe ters olacak şekilde birde, sapkınlık diyor, hakikate baka baka birde...

İşte bunun nedeni, Akp'nin çok uzun zamandır obsedör etkiler altında olmasıdır, merkez olan ülkede 20 sene iktidar olan hangi parti olursa olsun aynı hale gelirlerdi, bu, obsedör alanların onlara bu kadar uzun süre boyunca etki etmeleri ile ilgiliydi ve benim hatam, bu etkilerin çok kısa zamanda düzeleceğini sanmamdı...

Yoksa dediğim gibi uzun bir zaman olsada, onların üzerinde çalışsam, temizlerim bütün obsedör yapılanmalarını, kararlarını...

Ben yandaş değilim ki, ben hakikatim, yanlışlıkları, hataları kabul etmem nasıl mümkün olsun...

Eğer açıklamalarımda ve bilgilerde yanlışlıklar varsa, bunu bir şekilde bildirin, ben hemen düzenlerim, hata yapmam demiyorum dikkat edin, ancak hakikati düzenlemekle ilgili olan bir yerdeyim, hakikat bilgileri, belirli araştırmalar ve gözlemler ve düzenlemelerle ortaya çıkmaktadır ve şartsız ve kuralsız söylenenleri direk olarak uygulatmak değildir amacı, hakikat kendisini kabul ettirmekle ilgili bilgisi ile ortaya çıkar, bunu açıklar, anlatır...

Ben hakikatim ne dersem o olur şeklinde kesinlikle değil...

O zaman buzdolabı misali olur herkes...

Asla böyle birşey değil, ki bilgilerden artık anlamışsınızdır...

Sadece başka şekilde düşünerek ve olayları görerek kararlar verme hali içerisinde oluyorum...

Bunu bilin...

Hatta dikkat edenler olmuşsa eğer, Kemal beyin art resimlerini depremin 2. günü gibi yayınladım, çünkü ben öncesinde karar vermiştim, resimleri hazırladım, tam yayınlamak üzereyken deprem meydana geldi, yani resimler havada kaldı, o sebeple yarım kalan işi bitirmek amacı ile yayınladım, depremin 2. gününde, abes bulanlar olmuşsa sebebinide bilsinler...

Ve depremle falanda ilgisi yok, ben öncesinden kararımı vermiştim...

Yoksa haksızlığı, hukuksuzluğu, adaletsizliği, saygısızlığı, siyasal islamı ve Cumhuriyet değerlerini hiçe sayan davranışları kabul etmem nasıl mümkün olsun...

Bak şimdi birde altından Hüdaparı çıktı...

O neydi gız.. :)

Yani biliniz, benim durumum körü körüne bir partiyi desteklemek hali değildi, hiç bir zamanda olmayacak...

Belirli fikirler ve amaçları olan bir karar verme durumuydu..

Yoksa iktidar olsun, patron olsun, en güçlü olsun, en becerikli olsun benim için fark etmez ki...

Siz çok eski hakikatle ilgili yazılarımı değiştirdiğimi gördünüz mü?

Siyaset söz konusu ise, böyle bir zamanda ve durumda, zem durumunu yaşayan bir toplumda, belirli temel değerler ve konular vardır Türkiye için, bunları halletmeleri gerekmektedir.

İşte nedir bunlar...

- Anayasanın ilk dört maddesini korumaları...

- Cumhuriyet değerlerini yaşatmaları...

- Siyasal islam yada siyasal din ve siyasal bölücülükle ilgili olmamaları...

- Hakkın ve hukukun ve adaletin bütün siyasi ve devlet alanlarında yaşatılmasını sağlamaları...

- Ve ülkenin birliğini ve beraberliğini en iyi şekilde muhafaza etmeleri ve ellerinden geldiğince sevgiye uygun olacak şekilde yapılanmalar içerisinde bulunmaları...

- Ve son eklenen bilgiler ve oluşumlar olarak '' Türkiye Cumhuriyeti'nin Değerlerinin ve Bölünmez Bütünlüğünün Sadakatlik Anlaşması'' ve '' Dünya Sevgi ve Vissa ve Birlik ve Beraberlik Anlaşması'' na uygun olacak şekilde çalışmalar ve uygulamalar içerisinde bulunmaları...

Hakikatin siyasilerden isteği budur tatlım...

Hakikatin onlardan istediği temel ve belirli şeyler vardır ve sonrası ise onlar kadar önemli olmamaktadır.

İşte benim durumum hakikate uyumlanabilen alanlarla ilgili olur, yoksa o alanlar kabul etmedi diye hakikat değiştirilir mi hiç?

Merkezdeyim ben ve eninde sonunda merkezle uyumlanmak zorunda herkes...

İşte bu imkanımı onlar üzerinde kullanmaktı amacım...

Uzun sürecekmiş ve buna gerek yokmuş ben bunu anladım...

Millet ittifakı ile yürünecek bu yol tatlım..

Sevgiler. Tık.